hazırlayan

listen to the pronunciation of hazırlayan
Turkish - English
prepared by
hazırla
prepare

It would be to your advantage to prepare questions in advance. - Soruları önceden hazırlamak senin yararına olur.

I have to prepare for the test in English. - İngilizce test için hazırlanmak zorundayım.

hazırla
{f} priming
hazırlayanlar
prepared by
hazırla
{f} steel
hazırla
{f} preparing

He was in charge of preparing a magazine for publication. - O yayınlama için bir dergi hazırlanmasında sorumlu oldu.

She is busy preparing for the trip. - O yolculuk için hazırlanmakla meşgul.

hazırla
concoct
hazırla
drawn up

He has drawn up a will. - O, bir vasiyetname hazırladı.

hazırla
{f} prepared

She prepared the meal in a very short time. - O, çok kısa bir sürede yemeği hazırladı.

Tom prepared dinner by himself. - Tom akşam yemeğini kendisi hazırladı.

Hazırlayanlar
framers
hazırlayanlar
drafters
barda içki ve kokteyl hazırlayan kimse
barkeeper
devir belgelerini hazırlayan ilgili
conveyancer
eğlence hazırlayan kimse
showman
fatura hazırlayan
(Ticaret) biller
ilaç hazırlayan kimyager
dispensing chemist
makineyi hazırlayan işçi
setter
reklâm ilanları hazırlayan kimse
copyright writer
tasarı hazırlayan kimse
draftsman
tasarı hazırlayan kimse
drafter
yemeklerini kendi hazırlayan
self catering