having a disposition to do good

English - Turkish

Definition of having a disposition to do good in English Turkish dictionary

Related Terms

benevolent

(Ticaret) kar amacı gütmeyen

benevolent

iyilikçi

benevolent

cömert

benevolent

hayırlı

benevolent

iyicil

benevolent

(Askeri) KORUYUCU

benevolent

{s} hayırsever

Niçin hayırsever bir tanrı cehennemin var olmasına izin versin? - Why would a benevolent god allow Hell to exist?

O hayırsever bir cadı. - She's a benevolent witch.

benevolent

{s} yardımsever

benevolent

{s} kâr gayesi gütmeyen (kurum v.b.)

benevolent

{s} müşfik

benevolent

başkalarına iyilik etmek isteyen

benevolent

benevolentlyyardımseverlikle

benevolent

{s} iyi, hayırlı

benevolent

{s} iyiliksever

English - English

Definition of having a disposition to do good in English English dictionary

benevolent

Hyphenation

ha·ving a dis·po·si·tion to do good

Turkish pronunciation

hävîng ı dîspızîşın tı du gîd

Pronunciation

/ˈhavəɴɢ ə ˌdəspəˈzəsʜən tə ˈdo͞o gəd/ /ˈhævɪŋ ə ˌdɪspəˈzɪʃən tə ˈduː ɡɪd/