English - Turkish
Definition of harmony; agreement; concord; union in English Turkish dictionary
- unison
- in unison beraber birlikte
- unison
- (Muzik) teksesli
- unison
- ahenk
- unison
- birlik
- unison
- bir ağızdan
Hep bir ağızdan şarkı söyledik.
-We all sang in unison.
- unison
- unisonant unisonousaynı perdeden
- unison
- aynı perdeden olma
- unison
- birlikte
- unison
- aynı perdeli
- unison
- act in unison hep beraber hareket etmek
- unison
- uyum
Tahta nefesli çalgılar uyum içinde çalıyorlar.
-The woodwinds are playing in unison.
Flütler ve kemanlar uyum içinde çalıyorlar.
-The flutes and violins are playing in unison.
Related Terms
English - English
Definition of harmony; agreement; concord; union in English English dictionary
- unison
harmony; agreement; concord; union
Hyphenation
harmony; agreement; concord; un·ionPronunciation
Resimler
Favorites