halatla

listen to the pronunciation of halatla
Turkish - English

Definition of halatla in Turkish English dictionary

halat
rope

I've got a rope in my trunk. - Benim sandığımda bir halatım var.

The rope broke under the strain. - Halat baskı altında kırıldı.

halatla tutturmak
guy
halatla bağlamak
rope
halatla çekmek
sling
halatı ince halatla sarmak
marl
halat
{i} line

The boat was tied with a short line. - Tekne kısa bir halatla bağlıydı.

halat
(Denizbilim) ground cable
halat
guy
halat
breast
halat
(Denizbilim) sweep line
halat
kink
halat
manila rope
halat
hawser
halat
Manilla rope
halat
lap
halat
lashing
halat
rope, hawser
halat
lanyard
halat
cable

The bridge collapsed when one of the cables broke. - Halatlardan biri kopunca köprü çöktü.

The bridge collapsed when one of the cables snapped. - Halatlardan biri koptuğunda köprü çöktü.

halat
backstay
Turkish - Turkish

Definition of halatla in Turkish Turkish dictionary

HALAT
(Hukuk) Haller, durumlar
HALAT
(Osmanlı Dönemi) Kalın ip, gemi ipi
halat
Kenevirden yapılmış kalın ip
halat
Römork
halat
Kenevirden yapılmış çok kalın ip
hâlât
(Osmanlı Dönemi) haller, durumlar,sûretler
halatla
Favorites