O aslında nazik bir insandır.
- He is basically a nice man.
Tom aslında Mary'nin yaptığı aynı şeyi yapar.
- Tom does basically the same thing as Mary does.
İnsanların temelde iyi olduklarına inanıyorum.
- I believe men are basically good.
Temelde, kesinlikle haklısın.
- Basically, you're absolutely right.
Kati surette reddettim.
- I categorically refused.
Temel olarak planını seviyorum.
- I basically like your plan.
Temel olarak gelme nedenim bu.
- That's basically why I came.