Babaannem uçabiliyor.
- Meine Großmutter kann fliegen.
Babaannem uçabiliyor.
- My grandmother is able to fly.
Babaannen kaç yaşında?
- How old is your grandmother?
Ben küçükken, anneannem özellikle kirpi için küçük bir kase süt koyardı.
- When I was little, my grandmother would put out a small bowl of milk specifically for hedgehogs.
Anneannemin ölümü büyük bir şok oldu.
- My grandmother's death was a big shock.
Büyük annem giysiler örmeyi seviyor.
- My grandmother likes to weave things.
Büyük annem 82 yaşında hâlâ enerjik.
- My grandmother is still vigorous at 82 years old.
Büyükannem bir motosiklet sürebilir, ve dahası bir bisikleti de.
- My grandmother can ride a motorcycle, and what's more, a bicycle.
Büyükannemi ziyaret edeli uzun zaman oldu.
- It's been a long time since I visited my grandmother.
Ninem bu sabah mektubu yolladı.
- My grandmother posted the letter this morning.
Şu küçük ev, küçük bir kızken ninemin yaşadığı, papatyalarla kaplı ve etrafında elma ağaçları olan bir tepede bulunan küçük eve çok benziyor.
- That little house looks just like the little house my grandmother lived in when she was a little girl, on a hill covered with daisies and apple trees growing around.
His mother died when he was young, and his grandmother brought him up.
- Seine Mutter starb, als er jung war und er wurde von seiner Großmutter aufgezogen.
My grandmother was a farmer.
- Meine Großmutter war eine Bäuerin.