grease; tallow; lard

English - Turkish

Definition of grease; tallow; lard in English Turkish dictionary: gres, yağ, domuz yağı
seam: dikiş yeri
seam: çatlamak
seam: yara izi
seam: ek yeri
seam: {f} tırmıklamak
seam: birbirine dikmek
seam: (Tekstil) dikiş, dikiş yeri; dikmek
seam: {i} jeol. damar, tabaka, yatak
seam: (isim) dikiş yeri, dikiş, bağlantı yeri, armuz, yara izi, kırışık, kırışıklık, maden damarı, yatak (maden)
seam: {f} dikiş gibi iz bırakmak
seam: {f} façasını bozmak
seam: (fiil) dikmek, ters ilmikle örmek, dikiş gibi iz bırakmak, tırmıklamak, faça yapmak, façasını bozmak
seam: {i} kırışık
seam: (Tıp) Dikiş yeri, dikiş, derz
seam: üzerine yara izi veya çizgi yapmak
seam: {i} armuz
seam: {f} ters ilmikle örmek
seam: {f} faça yapmak
seam: iki tahtanın yan yana birleştiği çizgi

English - English

grease; tallow; lard

Pronunciation

History

Favorites