Noel için nineme bir gömlek vereceğim.
- I'll give grandma a shirt for Christmas.
Büyük annem ve büyük babam için kaygılanıyoruz.
- We're worried about Grandma and Grandpa.
Büyük anne hamur ona yapışmasın diye oklavanın üstüne un serpti.
- Grandma sprinkled flour on the rolling pin so the dough wouldn't stick to it.
Kırmızı şemsiye ona büyükannesini hatırlattı.
- The red umbrella reminded her of her grandma.
Büyükannem senden daha hızlı mesaj yazıyor.
- My grandma texts faster than you.
Babaannem eğildi ve bir iğne ve iplik aldı.
- My grandma stooped down and picked up a needle and thread.
Babaannem 75 yaşında.
- My grandma is 75 years old.
Anneannemin bir ikizi var.
- My grandma has a twin.
Babaannen kaç yaşında?
- How old is your grandmother?
Babaannem uçabiliyor.
- My grandmother is able to fly.
Anneannemin ölümü büyük bir şok oldu.
- My grandmother's death was a big shock.
Anneannem yavaşça konuşuyor.
- My grandmother speaks slowly.
Büyük annem 82 yaşında hâlâ enerjik.
- My grandmother is still vigorous at 82 years old.
O, genç olduğu için, hasta büyük annesine özveriyle hizmet etti.
- Young as she was, she devotedly attended on her sick grandmother.
Tom ve büyükannesi kitapçıya gitti.
- Tom and his grandmother went to the bookstore.
Büyükannemi ziyaret edeli uzun zaman oldu.
- It's been a long time since I visited my grandmother.
Ninem bu sabah mektubu yolladı.
- My grandmother posted the letter this morning.
Büyükannenin ilk adını hatırlıyor musun? - Hayır, ona her zaman sadece nine derdim.
- Do you remember the first name of your grandmother? - No, I just always called her granny.
My grandmother texts faster than you.
- My grandma texts faster than you.
Teach-your-grandmother-to-suck-eggs—ducks' eggs!.