Erkek kardeşim bana sevimli bir oyuncak bebek verdi.
- My brother gave me a cute baby doll.
Erkek kardeşim bana sevimli bir oyuncak bebek verdi.
- My brother gave me a cute doll.
Ne şirin bir bebek. Cee.
- What a cute baby! Peek-a-boo!
O gerçekten şirin ve bu yüzden onunla çalışmayı seviyorum
- He's really cute, and so I like working with him.
O çok sevimli ve o gerçekten zekidir.
- He's very cute and he's really smart.
O, tatlı şeyleri sevmiyor.
- He doesn't care for sweet things.
Tatlı bir şey istiyorum.
- I want something sweet.
Mary'nin hoş olduğunu düşünmüyor musun?
- Don't you think Mary's cute?
Sen de oldukça hoşsun.
- You're pretty cute too.
Şekerlemeyi azaltıyorum.
- I'm cutting down on sweets.
O, şekerlemeyi azalttı.
- He had cut down on sweets.
Tom gerçekten akıllı ve aynı zamanda sevimli sayılır.
- Tom is really smart and also kind of cute.