görülemez

listen to the pronunciation of görülemez
Turkish - English
imperceptible
invisible
intangible
gözle görülemez
invisible
gör
saw

Yesterday I went to Denizli and I saw a rooster near the coop. - Dün ben Denizli'ye gittim ve kümesin yakınında bir horoz gördüm.

I saw her somewhere two years ago. - Onu ben iki yıl önce bir yerde gördüm.

gör
{f} sighted
gör
{f} seeing

Love is seeing her in your dreams. - Aşk onu rüyalarında görmektir.

I'm looking forward to seeing you this April. - Bu nisanda seni görmeye can atıyorum.

gör
see

I want to see you before you go. - Sen gitmeden önce seni görmek istiyorum.

Mary decided never to see him any more. - Mary artık onu asla görmemeye karar verdi.

gör
{f} seen

I've never seen such a wonderful sunset. - Böyle harika bir günbatımı hiç görmemiştim.

I had never seen a panda until I went to China. - Çin'e gidene kadar hiç panda görmemiştim.

gör
{f} view

The view of the Earth from the Moon is one of the iconic images of the 20th century. - Dünya'nın Ay'dan görüntüsü, 20. yüzyılın ikonik resimlerinden birisidir.

His parents' view was that he was wasting his earnings on a silly girl. - Ebeveynlerinin görüşü onun kazandıklarını aptal bir kıza harcamasıydı.

gör
catch sight of

He happened to catch sight of a rare butterfly. - Tesadüfen nadir bir kelebeği gördü.

gör
{f} sight

He fell in love with her at first sight. - İlk görüşte ona âşık oldu.

Is there any end in sight to the deepening economic crisis? - Derinleşen ekonomik krizin görünürde bir sonu var mı?

gör
{f} viewing

Image Viewer is an image viewing software. This software is a very small program. This software has basic functions only. This is translatable by Tatoeba Project users. - Image Viewer bir resim görüntüleme yazılımıdır. Bu yazılım çok küçük bir programdır. Bu yazılımda sadece basit fonksiyonlar var. Bu, Tatoeba Project kullanıcıları tarafından çevrilebilir.

mazur görülemez
unwarranted
mazur görülemez
indefensible
uygun görülemez
inadmissible
German - Turkish

Definition of görülemez in German Turkish dictionary

Gör
yumurcak, afacan (kiz)
Gör
(-e/) n l. kücük cocuk
Swedish - Turkish

Definition of görülemez in Swedish Turkish dictionary

Gör
hazırlayın
Gör
olun
Gör
yapın
Gör
yapık
gör
yapıyor
gör
kılan