from the first, from the beginning, throughout, all the time

listen to the pronunciation of from the first, from the beginning, throughout, all the time
English - Turkish

Definition of from the first, from the beginning, throughout, all the time in English Turkish dictionary

all along
başından beri

Onu başından beri biliyor olmalılar. - They must have known it all along.

Tom başından beri sürpriz parti hakkında biliyordu. - Tom knew about the surprise party all along.

all along
öteden beri
all along
hemişe
all along
lap evvelden
all along
her zaman

O her zaman sendin, değil mi? - It was you all along, wasn't it?

all along
her vakit
all along
öteden beri; hep böyle, her zaman
all along
ta başından

Bu ta başından benim planımdı. - This was my plan all along.

Sanırım Tom ta başından bunu bekliyordu. - I think Tom expected this all along.

all along
boyunca

Tüm Seine nehri boyunca lambalar vardır. - All along the Seine, there are lamps.

Dan tüm dava boyunca masumiyetini korudu. - Dan maintained his innocence all along the lawsuit.

all along
baştan beri

Sami baştan beri katildi. - Sami was the killer all along.

all along
en başından

En başından beri planın buydu, değil mi? - That was your plan all along, wasn't it?

Sana bunu en başından beri söylüyorum. - I've been telling you that all along.

all along
k.dili. baştan, başından beri
English - English
all along
from the first, from the beginning, throughout, all the time
Favorites