forms of matter derived from 92 natural elements

listen to the pronunciation of forms of matter derived from 92 natural elements
English - Turkish

Definition of forms of matter derived from 92 natural elements in English Turkish dictionary

material
{i} madde

Japonya ham madde açısından ithalata bağımlıdır. - Japan depends on imports for raw materials.

Japonya ham maddelerinin çoğunu ithal etmek zorunda. - Japan has to import most of its raw materials.

material
materyal

Mary bir materyalisttir. - Mary is a materialist.

Bu, telif hakkı ile korunan bir materyalin çevirisiydi, bu yüzden telif hakkı sahiplerinin türetilmiş çalışmaları kontrol etme hakkı olduğu için onu iptal ettim. - This was a translation of copyrighted material, so I deleted it since copyright owners have the right to control derivative works.

material
{i} malzeme

Malzemeleri Malezya'dan alırız. - We get the materials from Malaysia.

Bütün malzemeleri toparladık. - We got all the materials together.

material
maddi

Onlar ona hem maddi hem de manevi destek verdiler. - They gave him both material and spiritual support.

Ben maddi kazançla ilgilenmiyorum. - I am not interested in material gain.

material
gereçler
material
(sıfat) maddi, maddeci, maddesel, bedensel, gerekli, zaruri
material
gereç
material
özdek
material
"to" ile değgin
material
materials science maddelerin kullanım ve niteli
material
özdeksel
material
{s} maddesel

Antik dönem Gnostikleri maddesel dünyanın içkin olarak kötücül olduğuna inanıyorlardı. - The ancient Gnostics believed that this material world was innately malevolent.

İlk temastan sonra, insanlığın maddesel ve ruhsal gelişimi ilerledi. - After First Contact, the material and spiritual development of humanity flourished.

material
etkili
material
mühim
material
{s} maddeci

Maddeci olduğumu sanmıyorum. - I don't think I'm materialistic.

Çok fazla maddecilikle büyüdün ve şimdi komşularını kıskanıyorsun. - You grew up with too much materialism, and now you envy your neighbours.

English - English
material