English - Turkish
Definition of fine grain particles light enough to be suspended in air in English Turkish dictionary
- dust
- toz
Zemindeki tozu bir elektrik süpürgesi ile emdi.
-I sucked up the dust on the floor with a vacuum cleaner.
Maskeler sarı kum tozunu,polenlerden dahada küçük,ne kadar iyi engelleyebilir?Sanırım o polenden oldukça daha fazla bir baş belasıdır.
-Just how well can masks block the, even smaller than pollen, yellow sand dust? I think it much more of a nuisance than pollen.
- dust
- {f} tozunu almak; fırçalamak: She is dusting the furniture - Mobilyanın tozunu alıyor
- dust
- dust cover : eşyaları tozdan korumak için yapılan kılıf
- dust
- toz,v.toz al: n.toz
- dust
- yanıltmak
- dust
- (Gıda) un serpmek
- dust
- toz almak
- dust
- tozlamak
- dust
- tozlanmak
- dust
- toz bulutu
Mary roket gibi havalandı. Tom, onun arkasında bıraktığı toz bulutunun içinde kayboldu.
-Mary took off like a rocket. Tom disappeared in the dust cloud she left behind her.
Araba arkasında bir toz bulutu yükselterek geçti.
-The car passed by, raising a cloud of dust behind it.
- dust
- toz halinde bir maddeyle kaplamak
- dust
- {i} toz toprak
- dust
- {f} serpmek
- dust
- (fiil) tozunu almak, silkmek, serpmek, pudralamak
- dust
- {i} toprak
- dust
- {f} silkmek
- dust
- (isim) toz, toz toprak, çiçek tozu, pudra, kemik kalıntıları, para, mangır
Related Terms
English - English
Definition of fine grain particles light enough to be suspended in air in English English dictionary
- dust
fine grain particles light enough to be suspended in air
Hyphenation
fine grain particles light e·nough to be suspended in A·irTurkish pronunciation
fayn greyn pärtıkılz layt inʌf tı bi sıspendıd în erPronunciation
/ˈfīn ˈgrān ˈpärtəkəlz ˈlīt ēˈnəf tə bē səˈspendəd ən ˈer/ /ˈfaɪn ˈɡreɪn ˈpɑːrtəkəlz ˈlaɪt iːˈnʌf tə biː səˈspɛndəd ɪn ˈɛr/
Resimler
Favorites