Turkish - English
Definition of fermuarlı in Turkish English dictionary
- zippy
- lively, quick and energetic
- marked by lively action; "a bouncing gait"; "bouncy tunes"; "the peppy and interesting talk"; "a spirited dance"
- quick and energetic; "a brisk walk in the park"; "a lively gait"; "a merry chase"; "traveling at a rattling rate"; "a snappy pace"; "a spanking breeze"
- {s} vigorous, energetic, lively; quick, brisk
- fermuar
- zipper
My zipper stuck halfway up.
-Benim fermuar yarıya kadar sıkışmış.
What is old age? First you forget names, then you forget faces, then you forget to pull your zipper up, then you forget to pull it down.
-Yaşlılık nedir? Önce isimleri unutursun, sonra yüzleri unutursun, sonra fermuarını çekmeyi unutursun, sonra onu indirmeyi unutursun.
- fermuar
- zip fastener
- fermuarlı çanta
- zipper bag
- fermuar
- zip
Tom zipped up his coat.
-Tom ceketinin fermuarını kapadı.
Tom zipped up his fly.
-Tom fermuarını kapadı.
- fermuar
- Fly (of a pant)
- fermuar
- zip, zip fastener, zipper
- fermuar
- fastener
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of fermuarlı in Turkish Turkish dictionary
- Fermuar
- cırcır
- Fermuar
- carcur
- fermuar
- iki kumaş türü yakanın geçici olarak birleştirilmesine yarayan bağlantı türü
- fermuar
- Giysi, çanta vb. yerlerde kullanılan, karşılıklı dişler ve bunların üzerinde yürüyen kapatıcıdan oluşan mekanizma
- fermuar
- Giysi, çanta vb. yerlerde kullanılan, karşılıklı dişler ve bunların üzerinde yürüyen kapatıcıdan oluşan düzenek