farazi

listen to the pronunciation of farazi
Turkish - English
imaginary
hypothetical varsayımsal, hipotetik
supposititious
suppositional
hypothetical

It was just a hypothetical question. - Bu sadece bir farazi soruydu.

What is hypothetical may not be real. - Farazi olan gerçek olmayabilir.

(Kanun) fictious
tentative
supposed
Turkish - Turkish
Bir varsayıma dayanan, varsayımsal, hipotetik
Sanal
(Osmanlı Dönemi) var farz edilerek
hipotetik
FARAZÎ
(Osmanlı Dönemi) Bak: Farz
Farazî
(Osmanlı Dönemi) TAKDİRÎ
farazi
Favorites