Trenimi kaçırmak istemiyorum.
 - I don't want to miss my train.
Ben uçuşumu kaçırmak istemiyorum.
 - I don't want to miss my flight.
Kuşa ateş etti fakat ıskaladı.
 - He shot at the bird, but missed it.
Bomba hedefi ıskaladı.
 - The bomb missed its target.
Eğer senin düzenli desteğin olmasa, benim misyonum başarısızlıkla sonuçlanırdı.
 - But for your steady support, my mission would have resulted in failure.
Yorumcular Bu korkunç bir başarısızlıktı! diye bağırdılar.
 - That was a terrible miss! cried the commentators.
Sizinle tanışmak bir onurdur, hanımefendi.
 - It's an honor to meet you, miss.
Anne üniversitedeki kızını özledi.
 - The mother missed her daughter who was away at college.
Hepimiz seni özledik.
 - We've all missed you.