English - Turkish
Definition of experiencing feelings, thoughts, and attitudes of another in English Turkish dictionary
- empathy
- bir başkasının duygularını anlayabilme
- empathy
- (Tıp) Bir kimsenin kendisini başka birisi ile veya bu kimsenin davranıları ile yakın olarak görmesi
- empathy
- (Pisikoloji, Ruhbilim) eşduyum
- empathy
- başka bir insanın/şeyin özelliklerini kendinde bulma
- empathy
- özünü bir diğer insanla özdeşleştirme
- empathy
- Duygudaşlık
- empathy
- tefani
- empathy
- psik
- empathy
- i., ruhb. bir başkasının duygularını anlayabilme, duygu sezgisi
- empathy
- bir başkasının duygularını anlayabilme,empati
- empathy
- {i} başkasının duygularını anlama
- empathy
- {i} empati
Küçük çocuklar hayvanlarla empati kurmayı öğrenmelidirler.
-Young children ought to learn empathy for animals.
Bir sosyopatın alametifarikası, empatiden yoksun olmasıdır.
-The hallmark of a sociopath is a lack of empathy.
Related Terms
English - English
Definition of experiencing feelings, thoughts, and attitudes of another in English English dictionary
- empathy
experiencing feelings, thoughts, and attitudes of another
Hyphenation
ex·pe·ri·en·cing feelings, thoughts, and attitudes of an·oth·erPronunciation
Resimler
Favorites