I have enjoyed seeing you and talking about old times.
- Seni görmekten ve eski zamanlardan bahsetmekten zevk aldım.
Tom and Mary wanted to talk about old times.
- Tom ve Mary eski zamanlar hakkında konuşmak istediler.
In ancient times people believed that the earth was flat.
- Eski zamanlarda insanlar dünyanın düz olduğuna inanıyordu.
Humans have looked to the skies to find their way since ancient times.
- İnsanlar eski zamanlardan beri kendi yolunu bulmak için göklere baktı.