Turkish - English
Definition of ele başı in Turkish English dictionary
- per deal
- elebaşı
- chief
- elebaşı
- instigator
- elebaşı
- protagonist
- elebaşı
- kingpin
- elebaşı
- ringleader
They regarded him as the ringleader of the murder case.
-Onlar onu cinayet davasının elebaşı olarak saydı.
Tom is the alleged ringleader.
-Tom iddia edilen elebaşıdır.
- elebaşı
- the leader (in children's games)
- elebaşı
- promoter
- elebaşı
- vanguard
- elebaşı
- standard bearer
- elebaşı
- van
- elebaşı
- ringleader, chief, gang-leader
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of ele başı in Turkish Turkish dictionary
- Elebaşı
- sergerde
- elebaşı
- Kötü, olumsuz iş veya hareketlerde önder olan kimse, sergerde
- elebaşı
- Oyunda arkadaşlarına baş olan çocuk