Onun yüzünde tuhaf bir görünüm vardı.
 - He had an odd look on his face.
O, o giysilerin içinde tuhaf görünüyor.
 - She looks odd in those clothes.
Gariptir, bu sonbaharda çok sayıda pembe dizi izliyorum.
 - Oddly, I've been watching a lot of telenovelas this fall.
Tom'un yüzünde garip bir ifade vardı.
 - Tom had an odd look on his face.
Mary tek sayılardan hoşlanmaz.
 - Mary does not like odd numbers.
Bir, üç ve beş tek sayılardır.
 - One, three, and five are odd numbers.
Bir, üç ve beş tek sayılardır.
 - One, three, and five are odd numbers.
Bir, üç, beş, yedi ve dokuz tek sayılardır.
 - One, three, five, seven and nine are odd numbers.
Leyla'nın giderek artan orandaki garip davranışları onun anne ve babasını çok endişelendiriyordu.
 - Layla's increasingly odd behavior worried her parents a lot.