distended, inflated, enlarged; conceited, puffed up with pride

English - Turkish

Definition of distended, inflated, enlarged; conceited, puffed up with pride in English Turkish dictionary

Related Terms

swollen

{s} kabarık

swollen

gururlu

swollen

şişinmiş

swollen

özünü beğenmiş

swollen

şiş

Ben nehri görmeye gittim, onu büyük ölçüde şişmiş buldum. - I went to see the river, which I found greatly swollen.

Benim küçük parmağım şişti. - My little finger is swollen.

swollen

f., bak. swell. s. şişmiş, şiş

swollen

kibirli/şişmiş

swollen

{s} şişmiş

Ben nehri görmeye gittim, onu büyük ölçüde şişmiş buldum. - I went to see the river, which I found greatly swollen.

Şişmiş lenf düğümleri genellikle enfeksiyon, tümör ya da iltihap barındıran bölgelerin civarında olur. - Swollen lymph nodes are usually found near the site of an infection, tumour, or inflammation.

swollen

şişir/şiş

swollen

{s} şişkin

English - English

Definition of distended, inflated, enlarged; conceited, puffed up with pride in English English dictionary

{s} swollen

Hyphenation

distended, inflated, enlarged; conceited, puffed up with Pride