English - Turkish
Definition of discalceate in English Turkish dictionary
- barefoot
- yalınayak
Sabah, çimlerin üzerinde çiy yalınayak dokunmak iyidir.
-In the morning, it is good to touch barefoot the dew on the grass.
Kumda yalınayak yürümekten hoşlanır mısın?
-Do you enjoy walking barefoot on the sand?
- barefoot
- s., z. yalınayak
- barefoot
- çıplak ayakla
Çimlerin üzerinde çıplak ayakla dolaşmayı severim.
-I love walking barefoot on the grass.
Ben bir seferinde bir adamın çıplak ayakla sıcak kömürlerin üzerinde yürümesini gördüm.
-I once saw a man walk barefoot over hot coals.
- barefoot
- {s} çıplak ayaklı
Çocuklar çıplak ayaklıydılar.
-The children were barefoot.
Tom daima çıplak ayaklıdır.
-Tom is always barefoot.
Related Terms
English - English
Definition of discalceate in English English dictionary
- To remove shoes or other footwear
- barefoot
- {v} to take off or deprive of shoes
- To pull off shoes or sandals from
discalceate
Hyphenation
dis·cal·ce·atePronunciation
Resimler
History
Favorites