English - Turkish
Definition of dilapidated; showing gaps or breaks; jagged; broken in English Turkish dictionary
- tattered
- eski püskü
- tattered
- {f} parçala
- tattered
- yırtık pırtık
Mary eskisi oldukça yırtık pırtık olduğundan dolayı ütü masası için yeni bir örtü alması gerektiğini düşündü.
-Mary thought to herself that she ought to buy a new cover for the ironing board since the old one was getting pretty tattered.
- tattered
- {s} üstü başı yırtık pırtık
- tattered
- {s} paramparça
- tattered
- kılıksız/eski püskü
- tattered
- {s} üstü başı dökülen
- tattered
- {s} yırtık pırtık, lime lime
Related Terms
English - English
Definition of dilapidated; showing gaps or breaks; jagged; broken in English English dictionary
- tattered
dilapidated; showing gaps or breaks; jagged; broken
Hyphenation
dilapidated; show·ing gaps or breaks; jagged; bro·kenPronunciation
Resimler
Favorites