Ben bu kamerayı dün aldım.
 - I bought this camera yesterday.
Bu kameralar Japonya'da üretilir.
 - These cameras are made in Japan.
Tom fotoğraf makinesini benimki için ödediğimden daha azına satın aldı.
 - Tom bought his camera for less than I paid for mine.
Tom yeni bir fotoğraf makinesi aldı.
 - Tom bought a new camera.
Kızım için yeni bir fotoğraf makinası alacağım.
 - I'm going to buy a camera for my daughter.
Fotoğraf makinasına gülümseyin lütfen!
 - Smile at the camera, please!
Sami gizli kameralarını kontrol etti.
 - Sami checked his hidden cameras.
Tom bir gizli kamerayla Mary'yi izledi.
 - Tom followed Mary with a hidden camera.