They were made of rough brown leather. - Onlar kaba kahverengi deriden yapılmış.
They were made of rough brown leather.
Onlar kaba kahverengi deriden yapılmış.
She gave me a bag made of leather. - O, bana deriden yapılmış bir çanta verdi.
She gave me a bag made of leather.
O, bana deriden yapılmış bir çanta verdi.