demanding haste or immediate action

listen to the pronunciation of demanding haste or immediate action
English - Turkish

Definition of demanding haste or immediate action in English Turkish dictionary

hasty
{s} aceleci

Çok aceleci olmayalım. - Let's not be too hasty.

Bir aceleci sırtlan boynuz ısırır. - A hasty hyena bites the horn.

hasty
{s} çabuk
hasty
{s} ivedi
hasty
{f} acele ile
hasty
ivecen
hasty
telesik
hasty
acele

O bana cevap vermede biraz acele idi. - She was a bit hasty in answering me.

Acele bir yemek yedik ve hemen ayrıldık. - We ate a hasty meal and left immediately.

hasty
aceleye gelmiş
hasty
hastiness acelecilik
hasty
{s} tez
hasty
su veya sütle yapılmış mısır lapası
hasty
{s} telaşçı
hasty
{s} hızlı

Bu hızlı bir çeviriydi. - This was a hasty translation.

hasty
telâş
hasty
{s} çabuk sinirlenen
hasty
{s} düşüncesiz
hasty
aceleci/acele
hasty
(sıfat) acele, çabuk, hızlı, ivedi, tez, aceleci, telaşçı, çabuk sinirlenen, düşüncesizce yapılmış
English - English
hasty
demanding haste or immediate action

    Hyphenation

    de·mand·ing haste or im·me·di·ate ac·tion

    Turkish pronunciation

    dîmändîng heyst ır îmidiıt äkşın

    Pronunciation

    /dəˈmandəɴɢ ˈhāst ər əˈmēdēət ˈaksʜən/ /dɪˈmændɪŋ ˈheɪst ɜr ɪˈmiːdiːət ˈækʃən/
Favorites