degree of latitude either north or south

listen to the pronunciation of degree of latitude either north or south
English - Turkish

Definition of degree of latitude either north or south in English Turkish dictionary

height
(Denizbilim) ağız yüksekliği
height
yücelik
degree of latitude
paralel derecesi
height
ana çekit
height
pozisyon
height
en üst derece
height
doruk
height
yükseklik

Yükseklik korkum var. - I'm afraid of heights.

Yüksekliklerden korktuğunu biliyorum. - I know you're afraid of heights.

height
yüksek yer
height
{i} boy

Tom ve Jim aynı boydalar. - Tom and Jim are the same height.

Meg Ken ile yaklaşık aynı boydadır. - Meg is about the same height as Ken.

degree of latitude
enlem derecesi
height
{i} tepe

Ben Uğultulu Tepeler'i okumayı yeni bitirdim. - I just finished reading Wuthering Heights.

height
{i} zirve

Bu, aptallığın zirvesidir. - That is the height of foolishness.

height
{i} doruk, en yüksek nokta
height
(Askeri) YÜKSEKLİK: Bir cismin, noktanın veya yerden yüksekte bulunan bir seviyenin veya diğer bir referans sathın dikey mesafesi; yükseklik aşağıdaki gibi belirtilir. Çok alçak: 500 feet'ten az. Alçak: 500 ila 2000 feet (yer seviyesi üstünde). Orta: 2000-25.000 feet Yüksek: 25.000-50.000 feet çok yüksek: 50.000 feet'den yüksek
height
{i} yükselti
height
(Askeri) (NATO) YÜKSEKLİK: l. Bir nokta olarak mütalaa edilen ve belirli bir başlangıç yüzeyinden ölçülen bir nokta, seviye veya cismin dikey uzaklığı. 2. Bir cismin dikey ebadı
height
zirve/yükseklik
height
(isim) yükseklik, irtifa, boy, tepe, doruk, zirve
English - English
height
degree of latitude either north or south

    Hyphenation

    de·gree of la·ti·tude ei·ther North or south

    Turkish pronunciation

    dîgri ıv lätıtud aydhır nôrth ır sauth

    Pronunciation

    /dəˈgrē əv ˈlatəˌto͞od ˈīᴛʜər ˈnôrᴛʜ ər ˈsouᴛʜ/ /dɪˈɡriː əv ˈlætəˌtuːd ˈaɪðɜr ˈnɔːrθ ɜr ˈsaʊθ/
Favorites