deadly, causing death; destructive; critical, important, fateful

listen to the pronunciation of deadly, causing death; destructive; critical, important, fateful
English - Turkish

Definition of deadly, causing death; destructive; critical, important, fateful in English Turkish dictionary

fatal
{s} öldürücü

Yılan ısırığı öldürücüydü. - The snake bite was fatal.

fatal
onulmaz
fatal
zararlı
fatal
{s} kaçınılmaz
fatal
tehlikeli

Biraz samimiyet tehlikeli bir şeydir ve bununla ilgili büyük bir anlaşma kesinlikle ölümcüldür. - A little sincerity is a dangerous thing, and a great deal of it is absolutely fatal.

fatal
kötü
fatal
kadere bağlı olarak
fatal
önüne geçilemeyen
fatal
(sıfat) öldürücü, ölümcül, ölümle biten, mahvedici, kaçınılmaz, kaderde olan, kader, vahim
fatal
(Tıp) Ölüme götüren, ölümle sonuçlanan, öldürücü (hastalık v.s)
fatal
yok edici
fatal
{s} kaderde olan
fatal
{s} kader
fatal
talihsizlik getiren
fatal
ölecek derecede
fatal
{s} ölümle biten
fatal
fatally öldürücü bir surette
fatal
{s} vahim
fatal
kadere bağlı
English - English
{s} fatal
deadly, causing death; destructive; critical, important, fateful
Favorites