Aniden zemin ayaklarımın altından kayboluyor gibi görünüyordu.
- Suddenly the ground seemed to disappear from beneath my feet.
Tom ağacın altında oturuyor.
- Tom is sitting beneath the tree.
İki erkek çocuk yemeklerini kendi aralarında pişirdi.
- The two boys cooked their meal between them.
Bill ve Joan şekeri aralarında paylaştırdılar.
- Bill and Joan divided the candy between them.
Aralarında bir uyum hüküm sürdü.
- A harmony prevailed among them.
Parayı kendi aralarında bölüştürdüler.
- They divided the money among themselves.