Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
English - Turkish
Definition of dangerous, obstructive in English Turkish dictionary
- stupid
- {s} aptalca
Söylenemeyecek kadar aptalca olan her şey söylenir.
-Everything too stupid to say is sung.
Öyle aptalca bir şeyi sana ne söyletti?
-What made you say such a stupid thing as that?
- stupid
- aptal
Ona inanmakla aptallık ettin.
-It was stupid of you to believe in him.
Söylenemeyecek kadar aptalca olan her şey söylenir.
-Everything too stupid to say is sung.
- stupid
- salak
Salakça bir hata yaptım.
-I made a stupid mistake.
Tom'a inanmak benim salaklığımdı.
-It was stupid of me to believe Tom.
- stupid
- ahmak
Onu yapmak ahmaklıktı.
-Doing that was stupid.
Ergenler birçok ahmakça şeyler yaparlar.
-Teenagers do a lot of stupid things.
- stupid
- {s} aptal, kalın kafalı, ahmak, budala, enayi, dangalak
- stupid
- enayi
- stupid
- {s} saçma
- stupid
- şaşkın
- stupid
- anlayışsız
- stupid
- sersem
- stupid
- hışır
- stupid
- hırt
- stupid
- kakavan
- stupid
- habeci
- stupid
- alık salık
- stupid
- saloz
- stupid
- dilgoz
- stupid
- kaz kafalı
- stupid
- (sıfat) aptal, beyinsiz, kafasız, sersem, salak, saçma, aptalca
Related Terms
English - English
Definition of dangerous, obstructive in English English dictionary
- stupid
I fell over the stupid wire.
dangerous, obstructive
Hyphenation
dangerous, ob·struc·tivePronunciation
Resimler
History
Favorites