dalkavuk%C3%A7a

listen to the pronunciation of dalkavuk%C3%A7a
Turkish - Turkish

Definition of dalkavuk%C3%A7a in Turkish Turkish dictionary

DALKAVUK
Kendisine çıkar ve yarar sağlayacak olanlara aşırı bir saygı ve hayranlık göstererek yaranmak isteyen kimse, şaklaban: "Bunları yaparken hiçbir zaman kendini dalkavuk vaziyetine, düşürmez."- R. N. Güntekin
DALKAVUK
Saraylarda devlet büyüklerini nükteli sözlerle eğlendiren kimse
DALKAVUK
(Osmanlı Dönemi) t. Eline maddî menfaatler, para vesaire geçirmek için yaltakçılık ve soytarılık edip kendi vakar ve haysiyetini muhafaza etmeyen adam
dalkavuk
Kendisine çıkar ve yarar sağlayacak olanlara aşırı bir saygı ve hayranlık göstererek yaranmak isteyen kimse, şaklaban
dalkavuk
Yaltakçı
Turkish - English

Definition of dalkavuk%C3%A7a in Turkish English dictionary

dalkavuk
toadeating
dalkavuk
minion
dalkavuk
lackey

If you behave like a lackey, you're treated like a lackey. - Bir dalkavuk gibi davranırsanız bir dalkavuk gibi davranılırsınız.

dalkavuk
flunkey
dalkavuk
soapy
dalkavuk
toady

Aristotle was toadying up to the Macedonian monarchy. - Aristo Makedon monarşisine dalkavukluk ediyordu.

dalkavuk
groveller [Brit.]
dalkavuk
sycophant
dalkavuk
toady, sycophant
dalkavuk
flatterer

Flatterers are the Devil's nurses. - Dalkavuklar şeytanın hemşiresidir.

dalkavuk
reptile
dalkavuk
yes man
dalkavuk
creeper
dalkavuk
tufthunter
dalkavuk
deadhead
dalkavuk
flatterer, bootlicker, toady, creep, sycophant
dalkavuk
groveler
dalkavuk
silky
dalkavuk
bootlicker
dalkavuk
flunky

If you behave like a flunky, you'll be treated like a flunky. - Eğer bir dalkavuk gibi davranırsan sana da bir dalkavuk gibi davranırlar.

dalkavuk
brown nose
dalkavuk
adulatory
dalkavuk
bumsucker [sl.]
dalkavuk
cringing
dalkavuk
adulator
dalkavuk takımı
flunkydom
dalkavuk takımı
flunkeydom
dalkavuk%C3%A7a
Favorites