credent

listen to the pronunciation of credent
English - Turkish

Definition of credent in English Turkish dictionary

gullible
{s} kolay aldatılabilir
gullible
ahmak
gullible
enayi

Ben enayi bir insan değilim. - I'm not a gullible person.

gullible
kolay kanan
gullible
sadedil
gullible
kanağan
gullible
ahmaklık
gullible
{s} kolay aldanan
gullible
{s} saf

Tom ne kadar saf olduğumuzu düşünüyor? - How gullible does Tom think we are?

Tom sadece Mary'nin ne kadar saf olduğunu keşfetti. - Tom discovered just how gullible Mary was.

gullible
avanak
gullible
{s} bön

Sami gerçekten böndü. - Sami was really gullible.

gullible
{s} salak

Tom'un gerçekten o kadar salak olabileceğinden kuşku duyuyorum. - I doubt Tom is really that gullible.

English - English
credent

    Hyphenation

    cre·dent

    Pronunciation

    Etymology

    [ 'krE-d&nt ] (adjective.) 1602. Latin credent-, credens, present participle.
Favorites