commit adultery

listen to the pronunciation of commit adultery
English - Turkish
(Kanun) zina etmek
eşini aldatmak
adulterate
saflığını bozmak
adulterate
{f} karıştır

Süt, su ile karıştırılmış. - The milk was adulterated with water.

adulterate
değerini düşürmek
wander
doğru yoldan ayrılmak
wander
gez

Tom'un alışveriş merkezinde tek başına gezinmesini istemiyorum. - I don't want Tom wandering around the mall by himself.

Çocuk kasabayı geziniyordu. - The boy was wandering about the town.

adulterate
(sıfat) karışık, mahlut
adulterate
değerini düşür
adulterate
(fiil) karıştırmak, safiyetini bozmak
adulterate
adulteration: (isim) karıştırma, karıştırılmış olma
to commit adultery
zina etmek
adulterate
{f} seyreltmek
adulterate
{f} bozmak
adulterate
değerini düşür,v.karıştır: adj.karışık
adulterate
{f} yabancı madde karıştırarak
adulterate
{f} içine yabancı madde katmak
wander
{f} uzaklaşmak
wander
{f} kıvrıla kıvrıla gitmek
wander
{f} (from) -den sapmak/ayrılmak: wander from the subject at hand: ele alınan konudan ayrılmak
wander
wanderer: gayesizce dolaşan kimse
wander
abuk sabuk konuşmak
English - English
whore, cheat on one's partner, have an illicit love affair
adulter
wander
adulterize
adulterate
commit adultery

    Hyphenation

    com·mit a·dul·te·ry

    Turkish pronunciation

    kımît ıdʌltıri

    Pronunciation

    /kəˈmət əˈdəltərē/ /kəˈmɪt əˈdʌltɜriː/
Favorites