clasp; knob, bend, protrusion

listen to the pronunciation of clasp; knob, bend, protrusion
English - Turkish

Definition of clasp; knob, bend, protrusion in English Turkish dictionary

buckle
{i} toka

Bir kemer tokası çalan idam edilecek; bir devlet çalan bir prens olur. - He who steals a belt buckle will be executed; he who steals a state becomes a prince.

buckle
burkulmak
buckle
flambaj
buckle
{f} boyun eğmek
buckle
tokalamak
buckle
basınç ile eğrmek
buckle
bükmek
buckle
çıkıntı
buckle
toka ya da kopça ile tutturmak
buckle
kopçalamak
buckle
eğim
buckle
(isim) toka, kopça; eğilme
buckle
{f} eğilmek
buckle
{f} toka ile tutturmak
buckle
{f} yer yer kabarmak/kamburlaşmak
buckle
{f} (tokalı bir şeyi) bağlamak
buckle
ısı veya basınç ile bükülmek
English - English
{i} buckle
clasp; knob, bend, protrusion
Favorites