cerrahi

listen to the pronunciation of cerrahi
Turkish - English
{s} surgical

Any surgical procedure carries risks. - Herhangi bir cerrahi işlem risk taşır.

He was hospitalized for a surgical operation. - O, cerrahi bir müdahale için hastaneye yatırıldı.

surgery (a branch of medicine)
pertaining to surgeons
1.surgical
used in surgery
pertaining to or involved in surgery
(Biyoloji) surgery

Even before the plastic surgery, Mary wasn't unattractive. - Plastik cerrahiden önce bile, Mary çirkin değildi.

Mary was left badly scarred after botched plastic surgery. - Mary berbat plastik cerrahi sonrası kötü bir şekilde yara iziyle bırakıldı.

(Tıp) oral surgery
chirurgical
chirurgery
cerrahi müdahale
med. operation
cerrahi müdahale
operation
elektro cerrahi
(Tıp) electrosurgical
estetik cerrahi
(Tıp) esthetic surgery
kozmetik cerrahi
(Tıp) cosmetic surgery
minimal invaziv cerrahi
(Tıp) minimally invasive surgery
ordu seyyar cerrahi hastanesi
(Askeri) mobile army surgical hospital
acil cerrahi tedavi
immediate surgical treatment
Ordu seyyar cerrahi hastahanesi
(Askeri) mobile Army surgical hospital
donanma cerrahi takımı
(Askeri) fleet surgical team
estetik cerrahi
plastic surgery
hastane cerrahi genişleme paketi (USAF)
(Askeri) hospital surgical expansion package (USAF)
kalp cerrahi işlemleri
(Tıp) cardiac surgical procedures
plastik cerrahi
plastic surgery
plastik cerrahi
cosmetic surgery
poliklinik cerrahi işlemleri
(Tıp) ambulatory surgical procedures
Turkish - Turkish
Hekimliğin, ameliyatla tedavi yapan dalı
Cerrahlıkla ilgili
CERRAHÎ
(Osmanlı Dönemi) Tıpta operatörlük
CERRAHÎ
(Osmanlı Dönemi) Ameliyatla ilgili
cerrahi müdahale
Ameliyat
English - Turkish

Definition of cerrahi in English Turkish dictionary

cerrahi mütehassıs
(Tıp, İlaç) Surgical specialist
cerrahi
Favorites