bulutlanmak

listen to the pronunciation of bulutlanmak
Turkish - English
Turkish - Turkish
Kederlenmek, hüzünlenmek: "Acaba Saffet'in vaktiyle nişanlısı olduğunu söylese Mazlume ile başlayan bu billur gibi şeffaf sevgi bulutlanır mıydı?"- H. E. Adıvar
Kederlenmek, hüzünlenmek
Bulutlarla kaplanmak
Bulutlarla kaplanmak: "Gökler bulutlanıyor rüzgâr serinliyordu / Serpilmeye başladı bir yağmur ince ince."- F. N. Çamlıbel
Bulutlanma
(Osmanlı Dönemi) TESEHHUB
bulutlanma
Bulutlanmak işi
bulutlanmak
Favorites