birkaç

listen to the pronunciation of birkaç
Turkish - English
several

Ikeda made several silly mistakes, and so he was told off by the department head. - Ikeda birkaç aptalca hata yaptı ve bu yüzden ona bölüm başkanı tarafından ağzının payı verildi.

The temperature fell several degrees. - Sıcaklık birkaç derece düştü.

a few

I visited Romania a few years ago. - Birkaç yıl önce Romanya'yı gördüm.

Only a few people showed up on time. - Yalnızca birkaç kişi vaktinde geldi.

some

He got a broken jaw and lost some teeth. - Kırık bir çenesi var ve birkaç dişini kaybetti.

You know that two nations are at war about a few acres of snow somewhere around Canada, and that they are spending on this beautiful war more than the whole of Canada is worth. - Kanada civarında bir yerde birkaç dönüm karla ilgili iki ulusun savaşta olduğunu ve bu güzel savaşa tüm Kanada'nın değdiğinden daha çok para harcadıklarını bilirsiniz.

a number of

Tom died a number of years ago. - Tom birkaç yıl önce öldü.

A number of students are absent today. - Bugün birkaç öğrenci eksik.

one or two
a few, some, several
few

Only a few people showed up on time. - Yalnızca birkaç kişi vaktinde geldi.

You can't be hungry. You had a snack a few minutes ago. - Aç olamazsın. Birkaç dakika önce abur cubur yedin.

couple

Could you lend me your bicycle for a couple of days? - Bisikletini birkaç günlüğüne bana ödünç verebilir misin?

Tom has a couple of friends in Boston. - Tom'un Boston'da birkaç arkadaşı var.

number of

A number of passengers were injured. - Birkaç yolcu yaralandı.

A number of friends saw him off. - Birkaç arkadaş onu uğurladılar.

deux
multiple

There were multiple disclaimers at the start of the video. - Videonun başında birkaç feragatname vardı.

The judge was forced to slam her gavel down multiple times in order to restore order to the court. - Hakim mahkemeye düzeni sağlamak için birkaç sefer tokmağı aşağı vurmak zorunda kaldı.

the few

Tom was among the few who stayed and helped. - Tom kalan ve yardım eden birkaç kişinin arasındaydı.

Tom is one of the few people I can trust. - Tom güvenebileceğim birkaç kişiden biridir.

few of
several of
leveret
{s} sundry
any

I want some potatoes. Do you have any? - Birkaç patates istiyorum. Hiç patatesiniz var mı?

If you have any interesting books, lend me some. - İlginç kitapların varsa, bana birkaç tane ödünç ver.

birkaç gün önce
the other day
birkaç yıl önce
a few years ago
birkaç çapulcu
a bunch of looters
birkaç iyi adam
a few good men
birkaç dakika içinde
in a couple of minutes
birkaç devletin egemenliği ile yönetilen ülke
condominium
birkaç dilim domuz pastırması verin lütfen
give me several slices of bacon please
birkaç dilim jambon verin lütfen
give me several slices of ham please
birkaç dilim peynir verin lütfen
give me several slices of cheese please
birkaç dilim salam verin lütfen
give me several slices of salami please
birkaç kişi
several persons
birkaç kişilik iş yapan kimse
oneman show
birkaç kişilik işi tek başına yapma
oneman show
birkaç kuşağı anlatan uzun roman
saga novel
birkaç parçadan oluşmuş
sectional
birkaç parçalı mobilya
sectional furniture
birkaç sesle şarkı söylemek
troll
birkaç sözcükten oluşan ifade
phrase
birkaç tane 40 wattlık ampul istiyorum
I would like to have a couple of 40 watt bulbs
birkaç ülkeye yayılan
pandemic
bir kaç
a few

Tom is only a few inches taller than Mary. - Tom Mary'den sadece bir kaç inç daha uzundur.

We were in Boston last month for a few days visiting Tom. - Biz Tom'u ziyaret ederken geçen ay bir kaç gün Boston'daydık.

bir kaç
a number of
bir kaç
a small number of
birkaç gün
a few days
Birkaç gün
few days
Birkaç gün
a few day
aynı anda birkaç işlem yapabilme
time sharing
burada birkaç hafta kalacağım
I'll stay here for a couple of weeks
herhangi bir sorun olduğu takdirde arayabileceğim birkaç numara verin lütfen
Please give me some numbers to call in case of trouble
ziyaret süremi birkaç gün daha uzatmak istiyorum
I'd like to extend my stay for a few days
ülke üzerindeki birkaç devletin egemenliği
condominium
üst üste birkaç vuruş
(tenis) rally