Turkish - English
Definition of bir kimse in Turkish English dictionary
- somebody, someone
- someone
He wasn't someone you'd suspect.
-O, şüpheleneceğin bir kimse değildi.
A certain someone is being awfully fragile today.
-Bugün belirli bir kimse müthiş kırılgan oluyor.
- bir yerde oturan kimse
- occupant
- bir yerde oturan kimse
- habitant
- bir yerde oturan kimse
- calm
- garip bir kimse
- queer fish
- hiç bir kimse
- nemine
- tuhaf bir kimse
- queer fish
- inancı yüzünden bir şeyi yapmayan kimse
- conscientious objector
- bir konuda bilgisi veya yetkisi olan kimse
- knowledge or authority on a subject that one
- herhangi bir kimse yaşamak
- To anyone living
- beklenmedik bir çıkış yapan kimse
- sleeper
- bir deri bir kemik kimse
- bag of bones
- bir eliyle verip diğeriyle geri alan kimse
- Indian giver
- bir hiç olan kimse
- zilch
- bir numaralı kimse
- number one
- bir yere adını veren kimse
- eponym
- heveslenerek bir şeyler yapan kimse
- faddist
- jet sosyeteden bir kimse
- jet setter
- monoton bir sesle konuşan kimse
- drone
- olaya karışmadan bir kenarda duran kimse
- bystander
- oturan kimse (bir yerde)
- inhabitant
Related Terms
bir kimse
Hyphenation
bir kim·sePronunciation
Resimler
History
Favorites