English - Turkish
Definition of below; in a place beneath in English Turkish dictionary
- underneath
- altında
Bu küçük otomobilin şanzımanı motorun altındadır.
-This small car's gearbox is underneath the engine.
Küçük ev, şimdiye kadar tıpkı altındaki kadar iyi olmasına rağmen,eski püskü görünmeye başladı.
-The small house had come to look shabby, though it was just as good as ever underneath.
- underneath
- z., edat altına; altında
- underneath
- bir şeyin alt bölümü
- underneath
- bir şeyin altı
- underneath
- altına
Tom bir ağacın altına oturdu.
-Tom sat down underneath a tree.
Tom masanın altına baktı.
-Tom looked underneath the table.
- underneath
- (Tekstil) altında bulunan
- underneath
- alt
Anahtarı paspasın altında buldum.
-I found the key underneath the mat.
Fare yatağın altına kaçtı.
-The mouse ran underneath the bed.
- underneath
- altından
Related Terms
English - English
Definition of below; in a place beneath in English English dictionary
- underneath
below; in a place beneath
Hyphenation
below; in a place be·neathPronunciation
Resimler
Favorites