balonlu

listen to the pronunciation of balonlu
Turkish - English
having a balloon
bubbled
{i} bubbling
balon
balloon

The balloon is filled with air. - Balon havayla doluydu.

A balloon was floating in the air. - Balon havada süzülüyordu.

balonlu ciklet
bubble gum
balonlu ambalaj
Bubble wrap
balonlu naylon
Bubble wrap
balonlu fok
hooded seal
balonlu çiklet
bubble gum
balon
flask
balon
fizzle out
balon
empty words
balon
(Biyokimya) bubble

Tom is chewing bubble gum. - Tom balonlu sakız çiğniyor.

balon
(Tıp) ballon
balon
aerostat
balon
chem. retort
balon
balloon; lie, empty words
balon
blimp
balon
rip
Turkish - Turkish

Definition of balonlu in Turkish Turkish dictionary

BALON
(Osmanlı Dönemi) Fr. Hava veya hafif gazlarla doldurulan küre. Bugünkü uçaklar balonculuğun geliştirilmesiyle elde edilmiştir. Zeplin adı verilen güdümlü balonlar hava ulaşımında ve savaşta kullanılmıştır
balon
Isıtılmış hava veya havadan daha hafif bir gazla doldurulan, atmosferde uçabilen, küre biçiminde araç
balon
Karnı yuvarlak ve şişkin, boynu dar cam kap
balon
Karnıyuvarlak ve şişkin, boynu dar cam kap
balon
Hava veya gazla doldurulmuş, kauçuktan yapılan çocuk oyuncağı
balon
Dekorasyon amacıyla kullanılan nesne
balon
ısıtılmışhava veya havadan daha hafif bir gazla doldurulan, atmosferde uçabilen, küre biçiminde araç
balonlu
Favorites