Turkish - English
Definition of balıkçılık in Turkish English dictionary
- fishery, fishing
- fishery
- fishing, fishery, fishing industry
- fishing industry
- fishery industry
- fishing
Tom doesn't know a thing about fishing.
-Tom balıkçılık hakkında bir şey bilmiyor.
Tom doesn't know the first thing about fishing.
-Tom balıkçılık ile ilgili ilk şeyi bilmiyor.
- pisciculture
- balıkçılık yapmak
- make a living out of fishery
- balıkçılık bilgisi
- fishery
- balıkçılık bölgesi
- (Hukuk) fishery zone, fishing zone
- balıkçılık filo kayıtları
- (Hukuk) fishing fleet register
- balıkçılık politikası
- (Hukuk) fishing policy
- balıkçılık tercihli hakları
- (Hukuk) preferential rights of fishing
- balıkçılık üreticiliği
- pisciculture
- balıkçılık ürünleri
- (Hukuk) fishery products
- Milli Deniz Balıkçılık Kuruluşu
- (Askeri) National Marine Fisheries Services
- deneysel balıkçılık
- (Denizbilim) experimental fishing
- elle balıkçılık
- (Denizbilim) artisanal fishery
- hedeflenen balıkçılık
- (Denizbilim) targeted fishery
- liberal balıkçılık
- (Denizbilim) liberalised fishing
- sportif balıkçılık
- amateur fishing
- yerli balıkçılık
- (Denizbilim) native fishery
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of balıkçılık in Turkish Turkish dictionary
- Balık üretme ve satma işi: "Muharrem artık yalnız balıkçılıkla geçiniyordu."- S. F. Abasıyanık
- Balık tutma, avlama işi
- Balık üretme ve satma işi
balıkçılık
Hyphenation
ba·lık·çı·lıkPronunciation
Resimler
History
Favorites