Turkish - English
Definition of bâki̇re in Turkish English dictionary
- bakire
- virgin
Do you really think that she is a virgin?
-Gerçekten onun bakire olduğunu düşünüyor musun?
That girl who's wearing a scarf is a virgin.
-Bir eşarp takan o kız bakire.
- bakire
- untouched
- bakire
- maiden
- bakire
- virgin, maiden; virgin, chaste
- bakire
- virginal
- bakire
- virgin,maiden
- bâkire
- maid
- bâkire
- young girl
- bâkire
- unmarried woman
- bakire bir şekilde
- virginally
- bakire nötronlar
- virgin neutrons
- bakire ortam
- virgin medium
- bakire pelikül
- non-exposed stock
- ocak tanrıçasının emrindeki bakire
- vestal virgin
- yaşlı bakire
- old maid
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of bâki̇re in Turkish Turkish dictionary
- (Osmanlı Dönemi) Kız. Kızlığı izale edilmemiş
- (Osmanlı Dönemi) El sürülmemi
- bakire
- Cinsel ilişkide bulunmamış dişi; kız, kız oğlan kız
- bakire
- Cinsel ilişkide bulunmamış dişi, kız, kız oğlan kız: "Bu mahallede bakire kızları bakkal dükkânına bile yollamıyorlar."- P. Safa
Related Terms
bâki̇re
Hyphenation
bâki̇·reResimler
History
Favorites