assailants

listen to the pronunciation of assailants
English - Turkish

Definition of assailants in English Turkish dictionary

assailant
{i} saldırgan

Saldırganını vurdu ama onu öldürmedi. - He shot his assailant but didn't kill him.

Tom saldırganla mücadele etti ve kaçmayı başardı. - Tom struggled with his assailant and managed to escape.

assailant
dil uzatan
assailant
saldıran kimse
assailant
{i} eleştirici