as counterbalance to

listen to the pronunciation of as counterbalance to
English - Turkish

Definition of as counterbalance to in English Turkish dictionary

against
{e} karşı

Kim Kardashian Türkiye karşıtı bir kampanya başlattı, bundan dolayı onu asla beğenmiyorum. - Kim Kardashian started a campaign against Turkey, so I never like her.

Üniversite arkadaşım terör karşıtı. - My university friend is against terror.

against
{e} aykırı

O, sözleşmeye aykırıdır. - That's against the contract.

O, yasalara aykırıdır. - This is against the law.

against
{e} karşısında

Yen dolar karşısında hâlâ düşük. - The yen is still low against the dollar.

Yen dolar karşısında yüzde 10 değer kazandı. - The yen appreciated 10 percent against the dollar.

against
ters olarak
as to
ile ilgili olarak
against
{e} karşı: against the current akıntıya karşı. a vaccine against the flu gribe karşı bir aşı
as to
e gelince
as to
-e gelince
against
-e değecek şekilde
against
(Ticaret) mukabili
against
(Ticaret) karşılığı
against
karşılaştırarak
against
e karşı
against
karşı olmak

Nükleer savaşa karşı olmak için kuantum fiziğinde bir doktoraya ihtiyacın yok. - You don't need a PhD in quantum physics to be against nuclear war.

as to
e dair
as to
hakkında

Hangi fakülteyi seçeceği hakkında şaşırmıştı. - He was at a loss as to which faculty to choose.

Avustralyalı tarihi hakkında Tom'un bildiği kadar çok bilen biriyle asla tanışmadım. - I've never met anyone who knows as much about Australian history as Tom does.

as to
konusunda

O, para konusunda bir şey söylemedi. - He said nothing as to money.

Peşin mi ya da çekle mi ödeyeceği konusunda o hiçbir şey söylemedi. - He didn't say anything as to whether he was going to pay in cash or by check.

as to
-e dair
as to
hakkında ise
against
-e doğru
against
-e karşı
as to
-e göre
as to
ise
against
over against ona karşı
against
edat karşı
against
{e} aleyhinde, karşı: a vote against the
against
O adam reform düşmanıdır
as to
gelince

Kimin kazandığına gelince bir karışıklık var. - There is some confusion as to who won.

Ne yapılacağına gelince hiç kimse karar veremedi. - Nobody could decide as to what to do.

English - English
against
as to
according to; in a manner conforming or corresponding to; in proportion

Sort them as to size and color.

as to
With reference or regard to

As to your earlier question, I don't think I know the answer.

as to
as for, with regards to, concerning
as counterbalance to

    Hyphenation

    as coun·ter·bal·ance to

    Turkish pronunciation

    äz kauntırbälıns tı

    Pronunciation

    /ˈaz ˈkountərˌbaləns tə/ /ˈæz ˈkaʊntɜrˌbæləns tə/
Favorites