English - Turkish
Definition of any epidemic disease with a high death rate in English Turkish dictionary
- plague
- veba
Sıçanlar veba taşırlar.
-Rats carry the plague.
Eğer insanlara biraz daha saygılı davranmaya başlamazsan, insanlar senden vebalı gibi kaçınmaya başlayabilir.
-If you don't start treating people with a little more respect, people may start avoiding you like the plague.
- plague
- {i} felâket
Kimse, öldürücü bir salgın gibi dünya çapında bir felaketi önemsememezlik edemez.
-One can't discount a global disaster like a virulent plague.
- pestilence
- salgın ve çok tehlikeli hastalık
- pestilence
- (Tıp) pestilans
- plague
- askıntı olmak
- plague
- asıntı olmak
- pestilence
- bulaşıcı ve öldürücü hastalık
- plague
- {i} baş belası
- plague
- öldürücü salgın hastalık
- pestilence
- zararlı veya tehlikeli şey
- pestilence
- {i} öldürücü salgın hastalık
- pestilence
- {i} salgın ve öldürücü hastalık, kıran
- pestilence
- taun
- pestilence
- bulaşıcı hastalık
- pestilence
- {i} zararlı öğreti
- pestilence
- {i} veba
- plague
- belâ musibet
- plague
- rahatsız etmek
Related Terms
English - English
Definition of any epidemic disease with a high death rate in English English dictionary
- pestilence
- plague
any epidemic disease with a high death rate
Hyphenation
a·ny ep·i·de·mic dis·ease with a high death rateTurkish pronunciation
eni epıdemîk dîziz wîdh ı hay deth reytPronunciation
/ˈenē ˌepəˈdemək dəˈzēz wəᴛʜ ə ˈhī ˈdeᴛʜ ˈrāt/ /ˈɛniː ˌɛpəˈdɛmɪk dɪˈziːz wɪð ə ˈhaɪ ˈdɛθ ˈreɪt/
Resimler
Favorites