anlaşılır biçimde

listen to the pronunciation of anlaşılır biçimde
Turkish - English
clearly

I wasn't thinking clearly. - Ben anlaşılır biçimde düşünmüyordum.

He speaks passable French, but he is clearly more fluent in German. - O, geçerli Fransızca konuşuyor ama o anlaşılır biçimde Almancada daha akıcı.

understandably

Tom was understandably angry. - Tom anlaşılır biçimde kızgındı.

directly
exoterically