an individual length of such material

listen to the pronunciation of an individual length of such material
English - Turkish

Definition of an individual length of such material in English Turkish dictionary

rope
{i} halat

Helikopter pilotuna aşağıya bir halat göndermesini söyle! - Tell the helicopter pilot to throw down a rope!

Benim sandığımda bir halatım var. - I've got a rope in my trunk.

rope
ip
rope
(Gıda) sünme
rope
{f} bağla

O, atın yükünü iple bağladı. - He fastened the horse's pack with a rope.

Tom sarı renkli naylon bir iple bağlandı. - Tom was tied with a yellow nylon rope.

rope
{i} kement

Sana kementleri göstereceğim. - I'll show you the ropes.

rope
dili kandırmak
rope
{i} içeceğin yapışkan oluşumu
rope
rope in k
rope
(Tekstil) halat, ip, sicim
rope
ip gibi dizilmiş şey
rope
{i} hareket özgürlüğü
rope
(isim) sicim, kement, urgan, ipe dizilmiş şeyler, dizi, hareket serbestliği, hareket özgürlüğü, içeceğin yapışkan oluşumu, halat, ip, ipe çekme (idam)
rope
{i} ipe çekme (idam)
rope
ip,v.bağla: n.ip
rope
{f} halatla bağlamak
rope
{i} hareket serbestliği
rope
{i} dizi
rope
{f} iple bağlamak
rope
(fiil) bağlamak, halatla bağlamak, kementle yakalamak, ip ip olmak (sıvı)
English - English
rope

The swinging bridge is constructed of 40 logs and 30 ropes.

an individual length of such material

    Hyphenation

    an in·di·vi·du·al length of such ma·te·ri·al

    Turkish pronunciation

    ın îndıvîcıwıl lengkth ıv sʌç mıtîriıl

    Pronunciation

    /ən ˌəndəˈvəʤəwəl ˈleɴɢkᴛʜ əv ˈsəʧ məˈtərēəl/ /ən ˌɪndəˈvɪʤəwəl ˈlɛŋkθ əv ˈsʌʧ məˈtɪriːəl/
Favorites