Definition of an impression taken from anything, as from an engraved plate in English Turkish dictionary
- prior
- önceden
Sanığın önceden hiçbir mahkumiyeti yok.
-The defendant has no prior convictions.
Üzgünüm, fakat önceden verilmiş sözüm var.
-I'm sorry, but I have a prior engagement.
- prior
- önsel
- prior
- önceki
Önceki uyarılar yoktu.
-There were no prior warnings.
Önceki deneyim gerekli değildir.
-No prior experience is required.
- prior
- öncelikli
Diğer gezegenlerin sömürgeleştirilmesini en öncelikli konularımızdan biri yapmalıyız.
-We must make colonization of other planets one of our top priorities.
Diğer gezegenlerin sömürgeleştirilmesi bizim en öncelikli konularımızdan biridir.
-Colonization of other planets is one of our top priorities.
- printable
- {s} basılabilir
- printable
- {s} baskıya uygun
- prior
- {s} önce
Tazelik bizim önceliğimizdir.
-Freshness is our top priority.
Önceliğin ne olması gerektiğine karar verememek en büyük sorundur.
-Not being able to decide what the priority should be is the biggest problem.
- prior
- {i} tarikat ileri geleni
- prior
- daha önemli
- prior
- {i} dini kuruluş yetkilisi
- prior
- önceki/öncelikli
- prior
- (sıfat) önceki, eski, sabık, önce, öncelikli, kıdemli
- prior
- (Mukavele) evvel, evvelki, önce
- prior
- {s} önceki, evvelki, sabık
- prior
- {i} manastır başrahibi
- prior
- başrahip
- prior
- priorshipmanastır baş rahibinin rütbe ve
Related Terms
Definition of an impression taken from anything, as from an engraved plate in English English dictionary
- printable
- prior
- pritch
- prittleprattle
- prismoid
- pritchel
- priorship
- pris
- prismatoidal
- priscillianist
- private
- privado
- prise
- priorate
- pristine
- privacy
- prithee
- printer
- printing out
- prisage
- printery
- printing in
- prism
- prism glass
- prismatical
- pristinate
- prismoidal
- prioress
- prisoner
- priser
- prismatic
- printshop
- prison
- priority
- privatdocent
- printing
- prismatically
- priory
- prisonment
- printless
- prismy
- priorly