an associate you work with

listen to the pronunciation of an associate you work with
English - Turkish

Definition of an associate you work with in English Turkish dictionary

co-worker
İş arkadaşı

Tom bir grup iş arkadaşıyla dışarı çıktı. - Tom went out with a group of co-workers.

O bir iş arkadaşını arabayla götürdü. - She gave a lift to a co-worker.

colleague
mesai arkadaşı
colleague
{i} iş arkadaşı

Bu Tom, iş arkadaşım. - This is Tom, my colleague.

İkisi benim iş arkadaşımdır. - Both are my colleagues.

colleague
görevdaş
colleague
(Politika, Siyaset) siyasal olarak muadil
fellow worker
meslektaş
co-worker
meslektaş

Şirket politikası, farklı mevkilerdeki meslektaşları arkadaşlık etmekten men ediyor. - Company policy precludes fraternization between co-workers.

O bir meslektaşa güvendi. - She trusted a co-worker.

colleague
meslektaş

Meslektaşı yurtdışındaki birime tayin edildi. - His colleague was transferred to an overseas branch.

Meslektaşlarım beni çok sıcak karşıladı. - My colleagues welcomed me very warmly.

colleague
arkadaş

Planı iş arkadaşlarıyla birlikte yaptı. - He made the plan along with his colleagues.

Git ve iş arkadaşımla konuş. - Go and speak to my colleague.

colleague
görevdeş
English - English
fellow worker
colleague
co-worker
an associate you work with

    Hyphenation

    an as·so·ci·ate you work with

    Turkish pronunciation

    ın ısōsiıt yu wırk wîdh

    Pronunciation

    /ən əˈsōsēət ˈyo͞o ˈwərk wəᴛʜ/ /ən əˈsoʊsiːət ˈjuː ˈwɜrk wɪð/
Favorites