Dan doğum günü için bir iş arkadaşından şanslı kedi heykelciği aldı.
- Dan got a lucky cat figurine from a co-worker for his birthday.
Tom bir iş arkadaşını yaraladı.
- Tom injured a co-worker.
İkisi benim iş arkadaşımdır.
- Both are my colleagues.
Git ve iş arkadaşımla konuş.
- Go and speak to my colleague.
Dan testeresi ile bir meslektaşını ciddi biçimde yaraladı.
- Dan seriously injured a co-worker with his chainsaw.
Sami, kadın meslektaşlarıyla dalga geçti.
- Sami made fun of his female co-workers.
Meslektaşlarım beni çok sıcak karşıladı.
- My colleagues welcomed me very warmly.
Meslektaşı yurtdışındaki birime tayin edildi.
- His colleague was transferred to an overseas branch.
Planı iş arkadaşlarıyla birlikte yaptı.
- He made the plan along with his colleagues.
Onlar çalışma arkadaşlarımdır.
- They are both colleagues of mine.