English - Turkish
Definition of an act or instance of something being edited in English Turkish dictionary
- editing
- düzenleme
Düzenleme ile ilgili biraz bilgisi var.
-He has some knowledge of editing.
Mektup düzenlemek bir kayıp sanat haline gelmektedir.
-Editing letter is becoming a lost art.
- editing
- {i} kurgu
- editing
- (Dilbilim) düzeltim
- editing
- (Bilgisayar) düzenleniyor
- editing
- yayına hazırlama
- editing
- biçimlendirme
- editing
- yayıma hazırlama
- editing
- (Bilgisayar) düzenliyor
- editing
- yayımcılık
- editing
- (Bilgisayar) düzenlemeyi
- editing
- (Bilgisayar) yazım
- editing
- kurma
- editing
- {i} redaksiyon
Tatoeba'nı yeni versiyonu, insanları eklemeye ve onlarda redaksiyon yapmaya olanak sağlayacak!
-The new version of Tatoeba will allow linking people, and even editing them!
- editing
- (isim) kurgu
Related Terms
English - English
Definition of an act or instance of something being edited in English English dictionary
- editing
an act or instance of something being edited
Hyphenation
an act or in·stance of some·thing be·ing editedTurkish pronunciation
ın äkt ır înstıns ıv sʌmthîng biîng edıtıdPronunciation
/ən ˈakt ər ˈənstəns əv ˈsəmᴛʜəɴɢ ˈbēəɴɢ ˈedətəd/ /ən ˈækt ɜr ˈɪnstəns əv ˈsʌmθɪŋ ˈbiːɪŋ ˈɛdətəd/
Resimler
Favorites